Seyahatime Dair Herşey

23
Ben Tuğçe Makarnacı, 8-6 ofis hayatına veda edip 12 yaşımda Tibet’te 7 yıl’ı izlediğim andan itibaren hayalini kurmaya başladığım seyahate çıktım.

Neden seyahat ediyorum?
Öyle bir gecede kafam bozuldu yola çıktım gibi bir durum yok. Bendeki seyahat tutkusu daha ufakken başladı ince ince. 12 yaşında Tibette 7 yılı seyrettiğimde içim kıpırdandı ne güzel yerler keşke bende gitsem diye. Üniversite zamanı iyice coştum gitsem yapsam etsem diye ama hep bir bahanem oldu.
Ya param yoktu, ya pasaportum. Bahane işte, isteyince çok kolay yaratılıyor. Ama hep seyahat hayalim hakkında konuşuyordum. Yıllar boyunca anlattım durdum, çevremdeki herkes bilir. Sonra bir gün bir arkadaşım yazdı facebooktan, konuştuk biraz, seyahat ediyor musun keşke bir dünya seyahatine çıksam filan diye.. Neden hatırlamıyorum eski konuşmalaramıza dönüp baktım şöyle bir. 2 sene boyunca tek kelime bile etmemişiz ve bundan önceki konuşmamızda da aynı şeylerden bahsetmişim seyahat hayalimden. İşte o an farkettim ki sadece konuşuyorum ve tek bir adım bile atmıyorum. Kendimi sorgulamaya başladım. Aslında zaten kendimi ve çevremde olan biteni sorgulamaya başladığım bir dönemdi. Bu arada ofis hayatınında aslında pek bana göre olmadığını farkettim. Sabah 8 akşam 6. Hadi o tamamda, birşeyler eksikti hep. Kıyafetlerim, oturmam kalkmam, asiliğim. Bir türlü tam olamıyordum. Önceki işyerimde de sistemle ilgili sıkıntılarım vardı, o zaman daha toydum başka insanları suçluyordum. Sonraki işyerimde de problemler oldu. Burada da. Farkettim ki sisteme ayak uyduramıyorum birşeyler bozuk. Herkes dertli herkes konuşuyor ama kimsenin birşey yaptığı yok.  Ben yaparım diyip sistemi değiştirmeye kalktımh; hooop bir dur bakalım dedi büyükler. “Ya bu deveyi güdeceksin ya bu diyardan gideceksin” dediler. Belki de problem bendedir dedim. Bir gece yarısı dellendim ta 7 ay sonrasına bileti aldım, hem mevsimden, hem de para yok ancak biriktiririm diye.

Seyahatimin başlangıcı

Bütçe
Öyle kenarda bir param da yoktu. Yemeyi içmeyi gezmeyi tozmayı da seviyorum.  Bir ay para biriktircem diye evde otursam ikinci ay her akşam dışardayım. Birikmiyor lanet olasıca. Şirketin her yıl verdiği bir performans primi vardı yaklaşık 1 maaşa tekabul eden. Ona güvendim. Bir prim işte bir de arkadaşlarım veda hediyesi olarak aralarında 3 5 birşey toplamış o. Çıktım öyle yola. Günlük harcama limitim herşey dahil 30tl. Biraz yırtıklık vardır bende. Yanıma bir kg Türk kahvesi de aldım. Sıkıştırsam satarım diyerek. Aç kalmam, iş de bulurum, kalacak yerde; tamamen kendime güvenerek çıktım yola.  Deli cesareti belkide.

Konaklama, Çalışma ve Yola Dair
Seyahatlerim esnasında süreyi uzatabilmek ve masrafları kısmak adına konaklama için couchsurfingden, çalışma içinse workawayden faydalanıyorum. Ama genellikle en ucuz hostel hangisi ise onda kalıyorum. Yani evet tanımadığım insanlarla aynı odada uyuyorum. Problem yok onlarda beni tanımıyor. Hijyen takıntım yoktur. Öyle çamaşır suyu olmadan yaşayamayan tiplerden değilim. Kolay adepte olurum. Böcek görsem çığlık atıp üstüne basmam. Sokak yemeklerine bayılırım. Şehirler arasında en ucuz yöntem ne yerel halk nasıl yapıyorsa öyle seyahat ederim. Airasianın ucuz uçuşu, trenin 3. sınıf vagonu, otobüste 17 saat yolculuk ya da otostopmuş fark etmez. Evet otostop!

Havalimanında sabahlama


Rota
Rotamı da öyle birşey bilerek belirlemedim. Baktım vizesiz ülkeler neler. Eeh bunların içinde Tayland backpackerların başlangıç noktası. Tamam dedim burası. Kafamda bir rota oluşturdum. Rota dediysem; şehir şehir değil, ülke ülke kabaca. Sırasıyla Tayland,Kamboçya, Laos, Tayland, Malezya (belki Endonezya), Hindistan, Nepal. Dedim ya plan program bana göre değil. Kendi rotama bile uymayan insanım ben. Şuana kadar (2-2-2015) Tayland, Malezya, Endonezya, Tayland olarak ilerledim. Bir sonraki durağım Kamboçya, Malezya ve Hindistan olacak sanırım. Rotamı değiştiren etkenlerin başında psikolojim, diğer gezginlerin tavsiyeleri ve vize durumları var.

Cenaze yemeği

Güvenlik
Tek kadın olarak seyahat etmenin getirdiği zorluklar neler? Var mı? Emin değilim. Sadece insanların şaşkınlıkları ve ne kadar cesur olduğumu söylemeleri anlamsız geliyor. Dünyanın hangi kesimi acaba Asya kadar güvenli?! Buradaki insanlar kadar yardımsever, sevecen ve güleryüzlü kimseyi görmedim. Suratına bakmayacağın, gördüğünde kafanı çevirdiğin evsizler gelip aslında 20 dakikadır yanlış otobüs durağında beklediğini, bu durakta hiçbir otobüsün durmadığını söylüyor. Türkiye’de girmeye 3,5 atacağın, geçerken adımlarını hızlandıracağın sokaklarda Alsancaktan daha güvende hissediyorsun. Otostopla arabasına bindiğin adam yolunu uzatmak pahasına seni gideceğin yere bırakıyor.

Yanlış anlaşılmak istemem ben insanları ayırt etmeden severim, hatta arkadaşlar takılır arada insan sevgimle ilgili olarak ama Avrupai toplumda yaşamanın getirdiği önyagılar  az da olsa zihnime işlemiş. Şuana kadar tüm korkularım, önyargılarım hepsi birer kapak oldu. Geriye sadece Hindistan kaldı. O tecavüz haberleri, tacizler, soygunlar… Orayı da tecrübe edeceğim.

Krabi’de motorsikletler ile kaybolup acaip yerler keşfetmemiz

Yalnız Seyahat
Yalnız seyahat ederken sıkılmıyor musun ya da korkmuyor musun diye çok fazla soru ile karşılaşıyorum. Güvenlik kısmından zaten bahsetmiştim sadece yalnızlık kısmına değineceğim. Hayır sıkılmıyorum. Kendimle başbaşa olmak beni yormuyor. Ha sanmayın ki sürekli yalnızım. Yok öyle birşey. Gün geliyor yanıma aynı yolda ilerleyen bir kişi ekleniyor, gün geliyor yerel halk ile birlikte düğüne gidiyorum. Yalnız değilim yani. Zaten yalnız kalmak benim mayamda yok. Nasıl oluyor anlamıyorum bir bakıyorum etrafım insan dolu. Ama yalnız seyahat etmek kolay. Kafa rahat bir kere. Canın sıkıldı mı bas git. Yok efendim daha kalcaktık ama daha geleli 2 gün oldu diyen kimse yok. Canım isteyince kalabalığın içindeyim, canım isteyince tek başıma takılıyorum. Tasasızlık güzel şey..

Dönünce ne olacak?
Ben de bilmiyorum ne olacak. Kafamda var birşeyler ama hepsi ütopik. Olur olmaz bilmem. Bir  bakmışsın yine basıp bir yerlere gitmişim bir bakmışsın seninle aynı iş yerinde çalışıyorum. Hayat bu ne getireceği bilinmez. Bunları şimdiden kafama takacak olsam yola çıkmazdım zaten. Dedim ya tasasızlık güzel şey…

23 YORUMLAR

  1. Seyahat bütçesi benzer… Sonra insan görüyor ki sabit de kalsa, seyahat de etse aslında aylık gideri benzer rakamlar. Geriye konfor-farklı deneyimler ikilemi kalıyor. Ha bir de iş-para kazanma durumları var tabii…

    Halen tam anlamıyla kolay uygulanabilir sürdürülebilir bir çözüm bulamadım fakat fikirler var… Belirli bir süre hayvan gibi çalış sonra deliler gibi gez. (Bunu yapan var) Ya da düzenli bir gelirin olacak (kira mesela) babalar gibi gezeceksin aga ! Yahu şunun şurasında aylık ihtiyacın ortalama 1000-1500 TL ve bunun için sabit kalmak, günün büyük bölümünü çalışmak zorunda kalmak çok saçma !

    Sonra bir de insan ekonomik farkındalığa ulaşınca para harcadığı şeyler ile hayalleri arasındaki uçuruma şaşırıp kalıyor…

    Ha bir de sana lakap buldum 😀 Her işin rasgele oluyor maşallah 🙂 Random Tuğçe… Ama yok türkçe olsun dersen Rasgele Tuğçe 😀 Kullanıp kullanmamak sana kalmış 🙂 Hadi yolun açık olsun, tekerin düz bassın, rüzgar arkandan essin, kırımsız uçuşlar dsjfhsdkghsdk 😀

  2. Dunyanin kucuk oldugunu farketmekten korkmuyor musun? Ben mesela ilk ciktigim yurtdisi seyahatimin heyecanini baska hicbir zaman goremedim…

    • Ben her rota ayrı bir heyecan yaşıyorum. dünya belki küçük ama değişim ve hareket baki. her gün başka bir deneyim.

  3. ben iyi yolculuklar dileyim sen dolu dolu tüm hayallerimi; beni tutanları; e hadi ama’larımı; özentimi, beğenimi; takdirimi anla; yolun açık olsun!

  4. Yalnız seyahat ederken yalnız kalmama konusuna katılıyorum, ben de yalnız kalmıyorum; kalmak için epey asosyal ve soğuk olmak gerekiyor sanırım. 35 saat tren, 40 saat otobüs yolculukları beni hiç bozmuyor.
    Uzun yolculuğunu ilgiyle takip ediyorum deli can, yolun açık olsun, sevgiler.

  5. Helal.. aynısından yapıcam .. şu projeyi de bitiriyim 😀

    Şaka maka tık demesini bekliyorum. . Ama az var sanırım 🙂

  6. Helal.. aynısından yapıcam .. şu projeyi de bitiriyim 😀

    Şaka maka tık demesini bekliyorum. . Ama az var sanırım 🙂

  7. Merhaba
    Yazınızı bir hışımla okuyup bitirdim:) Gerçekten cesaretinize ve yaptıklarınıza hayran kaldım. Zaten cesaret edip yola koyulmak yolun yarısıdır derler. İnşallah daha çok yer görüp döndüğünüzde de hep böyle tasasız olursunuz. Sizi takipteyim bende beklerim. Sevgilerle..
    http://hayatimyolculuk.blogspot.com.tr

  8. Harika 🙂 tebrik ederim kararınız için. Umarım bu yazınız cesaret edemeyen ama bir şekilde Seyahat etme hayalleri kuran insanlara ilham ve cesaret kaynağı olur. Harikasınız…

  9. BöYle bir kadına ve hikayesine “tek kadın” vurgusu hiç yakışmamış. Neyse çok şükür “bayan” yazılmamış. Bunu da gelişme kabul edip bağrımıza basıyoruz..

    • DİDE HANİM BAYAN KELİMESİNDEN NEFRET ETMEKLE BİRLİKTE SEXİST SOYLERDEN DE OZELLİKLE KACİNİRİM. BASKA KADİNLARA BELKİ YOL GOSTEREBİLMEK AMACİ İLE BU YAZİDA TEK KADİN VURGUSU YAPİLMASİNİN YEGANE SEBEBİ GOOGLE ARAMALARİNDA ONE CİKMAKTİR. GOOGLEDA MALESEF ARAMALAR TEK KADİN OLARAK YAPİLDİGİ İCİN BU SEKİLDE YER VERMEM GEREKTİ.

  10. Size gıpta ettim, seyahat kararınızı da tebrik ediyorum. Çorbada tuzum olsun isterdim lakin tuzu bırakın bir gün çorba hayali kuracak kabım yok şu an… Yazılarınızın imla kontrolörlüğünü falan da yapamaz mıyım? İyi seyahatler dilerim, esen kalın.

  11. Tr den, tek Basina yollara dusen backpacker bir ben saniridim (dunyanin 3/4 unu dolastim)… bayildim size..
    Dogum gununuzun 1 mayis oldugunu ogrenincede sasirdim ve boga kadinlarinin bir ozelligi mi acaba dedim..

    Omrunuz guzel olsun

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.