Gemiye ya da tekneye bindikten sonra midesi bulananlar burada mı? Utanmanıza gerek yok herkesi deniz tutuyor. Herkesi deniz tutuyor ama farklı koşullarda tutuyor. Kimimiz daha hassasken, kimimiz daha dayanıklı ya da alışmış oluyor. Bunda utanacak, çekinecek ya da kendinizi zayıf ve güçsüz hissedecek hiçbir şey yok. Deniz tutması bir çeşit hareket hastalığıdır. Araba, trene, gondola, kayığa, tekneye ya da sizin kontrolünüz dışında hareket eden veya sallanan bir alete bindiğinizde sağlıklı bir vestibüler sisteminiz varsa, hareket hastalığından müzdarip olma olasılığınız çok yüksek.
Deniz Tutması Nedir?
Deniz tutması ya da diğer adı ile hareket hastalığı, etrafa baktığımızda hareket eden hiçbir şey görmezken içkulağımızın sürekli bir hareket algısında olması ve iki verinin uyuşmaması sebebi ile vücudumuzun verdiği tepkidir. Bu nedenle güvertedeyken ya da ufuk çizgisine bakarken daha az, teknenin içindeyken daha fazla, arabayı kullanırken daha az, arabanın arkasında otururken daha fazla hissederiz. Deniz tutması sadece mide bulantısı değildir. Deniz tutması kimi insanlarda mide bulantısı, kimilerinde aşırı uyku hali, kimilerinde de uykusuzluk olarak kendini gösterebilir. Hepimizin bedeni birbirinden farklı olduğu için farklı tepkiler vermesi de normaldir.
Tarihte Deniz Tutması
Deniz tutması insanlık tarihinin en başlarından beri varlığını sürdürüyor. Antik Yunan ve Antik Çin’de daha milattan önce deniz tutmasına karşı araştırmalar yapılmaya başlanmış. Yunanlar denizle haşır neşir bir millet olduklarından deniz tutmasının zihinsel durumdan kaynaklandığını ve eski denizcilerin alışkanlık ve tecrübeden dolayı bundan daha az müzdarip olduğunu çözmüşler. Hafif bir diyet, tıbbi bitkilerden çaylar ve pelinotu karıştırılmış şarap gibi çözümler bulmuşlar. Bu karşı Çinliler ise genç erkeklerin idrarını içmek, bambudan su toplamak, saçın içine ocak külü saklamak gibi ekstrem çözümler üretmişlerdir. Çözümün ne olursa olsun gösteriyor ki, insanlık aynı sorunlar bin yıllardır belki çok daha eskiden beri müzdarip. Antik Yunan’da deniz vebası olarak adlandırılan hastalıktan Jül Sezar, Kristof Kolomb, Darwin hatta Arabistanlı Lawrance gibi tarihi karakterler de müzdaripti.
Deniz Tutmasını Nasıl Önlenir?
Deniz tutmasını önlemek için bir çok yöntem mevcuttur. Bunlar,
- Ufuk çizgisine bakmak
- Güvertede oturmak
- Hafif beslenmek
- Alkol tüketmemek
- Zencefil tüketmek.
Bunların yanı sıra deniz tutmasını engelleyen haplar, bileklikler, boyuna yapıştırılan bantlar mevcut. Yukarıda saydıklarım doğal yöntemler olsa da her zaman kesin çözüm olmayabilir, o nedenle bileklik veya bant gibi bir çözümün tercih edilmesi daha iyi olacaktır.
Deniz tutmasından müzdarip olduğum bir videoyu burada bulabilirsiniz…
Kristof Kolomb gibi bir kaşif de meğer bu rahatsızlıktan muzdaripmiş. Çok ilginç. Paylaşım için teşekkürler. Emeğinize sağlık!
18 yılını denizlerde geçiren biri olarak, utanmıyorum ve itiraf ediyorum… Beni deli deniz tutar ve kafamı lavabodan kaldıramam yada gözümü açamam… Sanırım bu deniz ile haşır neşir olma ile alakalı değil.. Hem Karadeniz’li hemde dediğim gibi 18 yıl denizde geçirmiş biriyim…İzin verirseniz ilave bir kaç bilgi yazmak istiyorum; boyna yapıştırılan bantlar gerçekten çok etkili ama kullanımı riskli özellikle ürolojik problemleri ve göz hassasiyeti olan arkadaşlar prospektüsü iyi okumalı… Haplara gelince bizim ülkemizden temin edecekleriniz otobüs yolculukları için:-)) En etkili iki yöntemden birini siz yazmışsınız, ufuk çizgisine bakmak ve çok hareket etmemek. Diğeri ise haşlanmış patates yada beyaz leblebi yemek:-)) İnanın çok faydasını göreceksiniz…
Bir seyahat acentası sahibi olarak blogunuzu severek takip ediyorum. Yazılarınız gerçekten çok güzel. Takipteyim 🙂
Merhaba yazılarınızı severek okuyorum bizleri bilgilendirip yol gösterdiğiniz için teşekkür ederim.